top of page

DEMANSTA AROMATERAPİ'DE KULLANILAN UÇUCU YAĞLARIN ANKSİYETE VE HAFIZAYI ÇAĞIRMASINDAKİ ROLLERİ

Koku ile uyandırılan anıların, zıt duygularla ilişkilendirildiğinde, rahatlık ve mutluluk gibi olumlu duygu durumlarının arttığı, anksiyete gibi olumsuz duygu durumlarının azaldığı görülmüştür.


Demans, global bir problem olmasına rağmen yaşlanmanın bir parçası değildir. Sıklıkla yaşlılarda görülür. Ancak, demanstan mustarip 30’lu yaşlar kadar genç hastalar da görülebilmektedir. Demans; hafızada, düşüncede, davranışta ve günlük aktiviteleri gerçekleştirme becerisinde bozulma olan bir sendromdur. Doğası gereği kronik veya ilerleyicidir. Bilişsel işlevlerde normal yaşlanmanın ötesinde bir bozulma görülür. Hafızayı, düşünmeyi, anlamayı, yönelimi, öğrenme kapasitesini, dil ve muhakemeyi aynı zamanda ‘’kokunun işlenmesini’’ etkiler. Bilinç etkilenmez. Bilişsel işlev bozukluğu yaygın olarak eşlik eder, kişinin günlük aktivitelerini azaltacak boyutlara kadar ilerleyebilir. Zaman zaman kötüleşen duygusal kontrol, sosyal davranış veya motivasyon eşlik eder1.

Demans’ın tipleri vardır. En bilinen (yaygın) türü Alzheimer’dır. Vakaların %50-70’ini oluşturur. Diğer bilinen %25 oranında vasküler demans, %15 Lewy cisimciği demansı; frontotemporal demanstır. Daha az yaygın nedenler arasında hidrosefali, HIV, frengi, Parkinson hastalığı demans sayılabilir. Bir de ‘’karışık demans’’ denilen türü vardır. Aynı hastada birden fazla demans türü görülebilir. DSÖ (Dünya Sağlık Örgütü) verilerine göre dünya çapında 50 milyon civarında demans hastası bulunup bunların %60’ı düşük ve orta gelirli ülkelerde yaşamaktadır. Her yıl yaklaşık 10 milyon yeni demans vakası görülmektedir.


Demans; hastalar, aileler ve toplum üzerinde artan bir yüktür. Sıklıkla kişilik değişiklikleri, huzursuzluk, ajitasyon, anksiyete, saldırganlık veya ilgisizlik görülür. Huzursuzluk, ajitasyon görülmesinin olası nedenleri temel ihtiyaçları olan açlık, susuzluk gibi nedenler olabilir. Ayrıca ağrı, kaşıntı, genel rahatsızlık, uykusuzluk, kabızlık, depresyon, can sıkıntısı, aşırı uyarılma, sıcak ve soğuk gibi sebepler de huzursuzluklarını tetikleyebilir. Demans hastalarının bulundukları ortamdaki kokular çok önemlidir. Bulundukları ortamda sevdikleri koku var ise bu ajitasyon, huzursuzluk haller yerini sakinleşmeye bırakabilir. Belirli bir koku, belirli bir otobiyografik hafızayı tekrar ziyaret etmemize neden olabilir. Bu durum demans hastaları için de böyledir.


Neden kokular anılarla bu kadar yakından ilişkilidirler? İki farklı kortikal bölgeye geçişin yanı sıra koku bilgilerinin limbik sistemin bir parçası olan amigdalaya da aktarıldığına inanılır. Limbik sistem; duygu, motivasyon ve duygunun hafıza ile ilişkilendirilmesi ile ilgili çeşitli yapıları içeren, beynin evrensel olarak en eski parçasıdır. Kokunun işlemine bakacak olursak, koku ile ilişkili anılar görsel ve sözlü bilgilerle ilişkili olanlardan daha eskidir2.

Deneyimlerden, bilişsel bozukluklara sahip kişiler çevredeki belirli bir ambiyansa birincil yanıt verir ve buna göre hareket eder3. Özellikle de diğer uyaranlar veya başkaları tarafından dikkatleri dağıtılmadıklarında yakınları ve bakım vericiler bunun farkında olmazlarsa (ortam kokusundan dolayı rahatsız olduklarından) hastalarının sıkıntıya girmesi ve ortamdan kaçmak istemesi gibi davranışlar sergilemeleri mümkündür. Bunun için demans hastaların odalarında en sevdikleri koku olmalıdır.


Bir başka koku ilişkili deneyim; Arshamian ve diğerleri (2013), koku ile uyandırılan hafızanın sözlü veya koku alma bilgileri tarafından tetiklendiğini bulmuşlardır. Sözlü bir ipucuna kıyasla, koku alma ipucu geri kazanımı, beyinin medial temporal lop bölgelerinde (Örneğin; parahipokampus ve insula) ve pozitif hafıza işleme ile ilişkili zamansal kutuplarda daha fazla aktivite ile sonuçlanmıştır4. Koku ile uyandırılan otobiyografik anılar hakkındaki anlayışımızın neredeyse tamamı, kişinin kokuya maruz kalmasına dayanmaktadır ve bu özel koku için, bilgiden farklı olarak uzay ve zamanda tanımlanabilecek herhangi bir kişisel ilişkili bilgiyi davranışsal ve sinirsel düzeyde elde etmesi istenmektedir5.

Aromaterapi, uçucu yağlar ile yapılan kokulu bir terapidir. Güzel kokulu bu yağların tanıdık kokuları özel anıları ve çağrışımları tetikleyebilmektedir. Aromaterapide kullanılan uçucu yağların, demans hastalarının sıkıntılarını, aji- tasyonlarını hafifleteceği gibi anılarla ilişkileri de tetikleyebileceği yapılmış çalışmalar ışığında açıklanabilir.


Kokular ile otobiyografik anıların canlanması onların biraz olsun mutlu olmalarını sağlayacak, yaşam kalitelerini arttıracak, günlerine yaşam eklenecektir. Ruh halindeki ve kişilikteki bireysel farklılıklar, koku uyandıran anılarla etkileşim halindedir.


Koku ile uyandırılan anıların, zıt duygularla ilişkilendirildiğinde, rahatlık ve mutluluk gibi olumlu duygu durum- larının arttığı, anksiyete gibi olumsuz duygu durumlarının azaldığı görülmüştür6. Uçucu yağlar olarak kullanılan çoğu CO2 özütünün, koku alma ile uyandırılan otobiyografik anıları ele alırken demans tedavisinde daha değerli olduğu bulunmuştur. Vakalarda kullanılan kokuların%95’i bitki materyaline daha sadık kalınarak uygulanmıştır. Bitkiler, çiçekler aynı zamanda gıda, baharat kokuları, antiseptik ürünler, meyveler ve ev ürünleri ile bağlantılı daha saf bir koku kimliği ortaya çıkarılmıştır (geçmiş günler, aynı zamanda günümüz).


Zencefil (Zingiber officinale); mutfağı hatırlattığı, Mavi papatya (Matricaria recutita) kokusu; kır bahçelerini, yaz günlerini hatırlattığı, Tarçın (Cinnamomum burmannii); tipik evde yapılan kurabiyeleri, elmalı turtaları hatırlattığı, Lavanta (Lavandula angustifolia); Akdeniz ülkelerini hatırlattığı için kullanılmıştır.

Demans hastaları için diğer başarılı hafıza çağrıştıran uçucu yağlar; Biberiye (Rosmarinus officinalis), Vanilya (Vanilla planifolia), Kişniş (Coriandrum sativum), Karabiber (Piper nigrum), Kekik (Thymus vulgaris), Karanfil (Eugenia caryophyllata), Kimyon (Cuminum cyminum), Limon (Citrus lemon), Fesleğen (Ocimum basilicum) gibi mutfağı, eski günleri çağrıştıran kokular olarak test edilmiş, denenmiştir. Uçucu yağ uygulama yolları; aromapatch, inhaler (koku çubuğu), difüzör (odalarda), cilt kremi ile yapılmıştır (2-360 günlük bir süre için 3 dakika ile 24 saat ama aralıklı olarak).


Kokular hafıza ile kompleks bir ilişki halindedir. Hoş kokulu uçucu yağlar da tıpkı ‘’Proust fenomeni’’ gibi otobiyografik hafızayı çağırabilir. Valentin Louis Georges Eugène Marcel Proust, Fransız romancı, deneme yazarı, eleştirmendir.


9 yaşında geçirdiği rahatsızlık sırasında annesinin yaptığı kurabiyeleri yerken duyduğu kokudan derin bir haz duymuştur. Yıllar sonra bu kokuyu duyduğunda çocukluk günlerine ait her detayı en ince ayrıntıları ile hatırlamıştır. Ve bu haz ile aldığı ilhamdan 3 bin sayfalık ‘’Kayıp Zamanın İzinde’’ kitabını yazmıştır. Demans hastalarında sev- dikleri ve tanıdıkları kokular, huzursuzluklarını giderebilir, onları yıllar önce yaşadıkları hoş bir an’a götürebilir.

Belirli bir koku, belirli bir otobiyografik hafızayı tekrar ziyaret etmemize neden olabilir. Bu durum demans hastaları için de böyledir.



Kaynaklar:

1. DSÖ (Dünya Sağlık Ör- gütü), Demans Bilgi Formu. Ağustos 2019

2. Willander J., Larsson M. (2006) .Smell your way back to childhood: Autobiograp- hical odor memory.Psycho- nomic Bulletin & Review,13, 240–244

3. Madeleine Kerkhof. Bo- tanica Kongresi Eylül 2020 4. Piefke M., Weiss P. H., Zilles K., Markowitsch H. J.,

Fink G. R. Differential remote- ness and emotional tone mo- dulate the neural correlates

of autobiographical memory. 2003 Mar;126(Pt 3):650-68

5. Arshamian A., Iannilli E., Gerber J. C., Willander J., Persson J., Seo H. S., et al. (2013). The functional neu- roanatomy of odor evoked autobiographical memories cued by odors and words. Neuropsychologia 51 123–131

6. Karlsson K., Sikström S., Willander J. (2013). The semantic representation of event information depends on the cue modality: an ins- tance of meaning-based retri- eval. PLoS ONE 8:e73378


Ecz. Serap ÖZHAN


bottom of page