top of page

ÜÇLÜ SALGINA HAZIR MIYIZ?

Covid önlemlerinin azalması, seyahat ve sosyalleşmenin tüm hızıyla devam etmesiyle, covid vakalarında beklenen kış artışı, yeniden canlanan grip mevsimi ile çarpışıyor ve respiratuar sinsityal virüsün (RSV) eklenmesiyle “üçlü salgına” neden oluyor.

İki yıldan uzun bir süredir covid salgını ve önlemleri nedeniyle tüm dünyada neredeyse hiç görülmeyen influenza (grip), RSV, parainfluenza gibi solunum yolu enfeksiyonuna neden olan virüslerin bu yıl mevsiminden önce ve eskisinden çok daha hızlı yayıldığını görüyoruz. Bunun yanında, covid pandemisi süresince grip ve RSV bulaşının çok düşük olması sonucu azalan toplum bağışıklığı, bu virüslerle hiç karşılaşmayan bebek ve çocukların enfekte olma olasılığını artırıyor.

Üç virüsün ortak ve ayırt edici belirtileri nelerdir? Üç virüsün (covid, grip ve RSV) en yaygın görülen ortak belirtileri burun tıkanıklığı veya burun akıntısı, öksürük, ateş, boğaz ağrısı ve baş ağrısıdır.

RSV olarak da bilinen respiratuar sinsityal virüsün, bebeklerde ve küçük çocuklarda görülme sıklığı daha fazladır. Öksürük, burun akıntısı ve ateşe ek olarak, RSV’nin en önemli belirtisi hırıltıdır. RSV, yetişkinler ve daha büyük çocuklarda soğuk algınlığı gibi hissedilirken, bebekler ve yaşlılar için zatürre veya bronşiolite neden olan, hastaneye yatmayı gerektiren ve hatta ölüme yol açan çok ciddi bir hastalık olabilir. Astım ve KOAH hastaları da RSV enfeksiyonuna bağlı komplikasyon riski altındadır.

Gribin ayırt edici belirtisi ani başlangıçlı yüksek ateştir. Diğer solunum semptomlarının yanı sıra, gripte genellikle kas ve eklem ağrıları görülür. Gribe özgü olmamakla birlikte, genellikle diğer virüslerden daha fazla bulantı ve kusma olabilir. Öksürük şiddetli olabilir, iki hafta veya daha fazla sürebilir. Ateşin uzun sürmesi, koyu renkli balgam, göğüs ağrısı ve/veya nefes darlığının eklenmesi grip virüsünün zayıflattığı akciğerlere bakterilerin ulaştığını düşündürür. Bu durumda mutlaka doktora başvurulmalıdır. Özellikle risk grubunda bulunan bağışıklık sistemi zayıf kişilerde bu durum tehlikelidir.

Covid semptomları grip ve RSV’ye benzer ancak diğer virüslerden farklı olarak beyin sisi ve yorgunluk ile birlikte tat ve koku kaybı gibi uzun vadeli ciddi etkileri olabilir. Hala uzun süreli covid etkilerini öğreniyoruz ve önümüzdeki yıllar boyunca öğrenmeye devam edeceğiz.


Bu virüslerden herhangi biri için en çok kim risk altındadır? – Küçük çocuklar? Yaşlılar? Tipik olarak, hangi virüs olduğuna bakılmaksızın, en fazla risk altında olan grup yaşlılardır (65 yaş ve üzeri). Ayrıca diğer risk grupları; akciğer, kalp hastalığı olanlar, böbrek, karaciğer yetmezliği olanlar, kanser, diyabet gibi hastalıklar veya ilaçlar nedeniyle bağışıklık sistemi baskılanmış hastalar, gebeler ve özellikle iki yaş ve altı olmak üzere beş yaş altı çocuklardır.


İnsanlar kendilerini bu virüslerden nasıl koruyabilirler? RSV ve gribe neden olan virüslerin, öncelikle enfekte insanlardan gelen damlacıklar yoluyla yayıldığı düşünülmektedir. Enfekte bir kişi öksürdüğünde veya hapşırdığında ve damlacıklar gözünüze, burnunuza veya ağzınıza düştüğünde veya üzerinde virüs bulunan bir yüzeye, örneğin bir kapı koluna dokunduğunuzda ve ardından ellerinizi yıkamadan önce yüzünüze dokunduğunuzda yayılabilirler.

Covid’e neden olan virüs de benzer şekilde yayılır, ancak havada daha kolay yayılabilir ve RSV ve gribe neden olan virüsler gibi yüzeylerde uzun süre yaşama olasılığı daha düşüktür.

Ellerinizi düzenli olarak yıkamak bu üç solunum yolu hastalığına karşı korunmak için en etkili yoldur. Hasta kişilerle temastan kaçınmak ve kapı kolları, ışık anahtarları, elektronik cihazlar gibi çok temas edilen yüzeylerin günlük olarak temizlenmesi ve dezenfekte edilmesi korunma için önemlidir.

Komplikasyon riski yüksek olan bir gruptaysanız özellikle dikkatli olmanız gerekir. Bu gruplar arasında yaşlılar, altta yatan bir hastalığı olanlar (örneğin kalp, akciğer hastalığı veya diyabet) ve orta veya ciddi derecede bağışıklığı baskılanmış bireyler bulunur. Bu kişilerin salgın zamanlarında ekstra önlemler almaları gerekir. Kapalı alanlardan ve kalabalık ortamlardan kaçınarak maske takmaları ve sosyal mesafeyi korumaları tavsiye edilir.

Kişisel önlemlerin yanı sıra özellikle risk altındaki kişiler için en etkili korunma yolu aşıdır. Şu anda RSV’ye karşı korunmak için bir aşı bulunmamakla birlikte, mevsimsel grip aşısı ve covid aşısı olmak virüslerden kaynaklanan ciddi komplikasyonlara karşı korur.

Yüksek risk grubunda olmasanız bile aşı olabilir-siniz. Aşı olmak sizi enfeksiyondan koruyabilir ve hastalanırsanız semptomlarınızın daha hafif

geçmesini ve daha kısa sürede iyileşmenizi sağlar. Aşı olmak aynı zamanda kendinizi ve çevrenizdekileri ciddi hastalıklardan ve hastaneye yatıştan korumaya yardımcı olur.


Grip aşıları ve covid aşıları birlikte yapılabilir mi? Grip aşıları covide karşı ülkemizde uygulanmakta olan aşılarla aynı gün veya herhangi bir zaman aralığında uygulanabilir. Fazladan bir yan etki veya etkisizlik söz konusu olmadığından aşılar arasında belli bir süre bırakmak gerekmez.


Ne kadar endişelenmeliyiz? Herhangi bir hastalık sezonunun şiddetini ve süresini tahmin etmek mümkün olmasa da, bu kış özellikle zor geçecek gibi görünüyor. Bu salgınlar ister eş zamanlı, ister art arda ortaya çıksın, çok sayıda çocuğu ve yetişkini hasta edebilir.


Kendi öz bakım becerilerimizi sağladığımız, aşılarımızı yaptırdığımız ve toplum olarak bu virüslerin yayılmasını önlemek için üzerimize düşeni yaptığımız sürece, endişelenmek için bir neden yok. Basit önlemler alarak kendimizi, ailemizi ve çevremizi koruyabiliriz.

Kısacası kendinizi hasta hissediyorsanız, covid testiniz negatif çıksa bile lütfen evde kalın. Grip veya RSV olabilir ve onu daha savunmasız insanlara bulaştırabilirsiniz. Bu, grip ve RSV’den kaynaklanan ciddi hastalıklara karşı özellikle duyarlı olan bebekler veya yaşlıların yakınında olan kişiler için önemlidir.



bottom of page