ERKEN TEŞHİS HAYAT KURTARIR
Coğrafi bölgelere ve ülkelere göre oranlarda değişiklik göstermesine rağmen, dünyada yüzde %25 oranla, meme kanseri kadınlar arasındaki en yaygın kanser türünü oluşturuyor. Uzmanlara göre, kanser vakalarının en az üçte biri önlenebiliyor. Bu nedenle, meme kanseri farkındalık ayı kadınları eğitmek için önemli bir platform sağlıyor. Artan farkındalıkla düzenli kendi kendine muayene, tarama ve gelişmiş yaşam tarzı seçimleri ile hastalık ve ölüm oranı azaltılabiliyor. Meme kanseri, kadınlarda en sık görülen kanser türü olup, en önemli ölüm nedenlerinden biridir. Avrupa ve Amerika’da her 8 kadından 1’inde meme kanseri görülürken, Türkiye’de yaklaşık 12 kadından 1’i meme kanseri tanısı alıyor.
MEMEDER Yönetim Kurulu Üyesi Doç. Dr. Sibel Özkan Gürdal, meme kanserinin erken teşhis edildiğinde sağ kalımın yüzde 99-100’e varan bir hastalık olduğunu belirtiyor ve ekliyor: ‘‘Meme kontrolleri düzenli yapıldığında erken evrede; yani henüz kitle oluşmamışken ve koltuk altına yayılmamışken tespit edildiği taktirde, kişi aynı yaş grubundaki hemcinsleriyle aynı yaşam süresine sahip olabiliyor.
Tüm kadınlarımıza 20 yaşından itibaren ayda bir kez kendi kendine meme muayenesi yapmasını, 20-39 yaş arasında 2-3 yılda bir kez hekime başvurarak meme muayenesi olmasını ve 40 yaşından sonra da yılda bir kez mamografi çektirmesini ve hekime başvurarak meme muayenesi olmasını öneriyoruz.
40 YAŞINDAN SONRA MEME MUAYENESİ VE MAMOGRAFİ ÜCRETSİZ!
40 yaşından gün alan her kadın için meme muayenesi ve mamografi çektirmenin devlet hastanelerinin meme polikliniklerinde ve KETEM’lerde ücretsiz olduğunu söylüyor ve ekliyor: ‘‘Birçok özel hastanede de meme taraması yapılmakta ve mamografi hemen hemen tüm özel sağlık sigortalarında 40 yaş sonrası kadınlarda check- up programlarının içerisinde yer almakta. Unutulmaması gerek ki; meme kanseri henüz hücre dışına çıkmamışken, kendini en çok mamografide kireçlenme şeklinde gösterir ve bu aşamada saptandığında yaşam oranı yüzde 100’e yakındır. Bu nedenle meme kanserinin erken teşhisinde mamografi ilk seçenektir ve olmazsa olmazdır.’’
MEME KANSERİNİN GELİŞİMİNDE VE TEDAVİSİNDE ETKİLİ FAYDALI GIDALAR NELERDİR?
Yapılan birçok epidemiyolojik çalışma birçok sebze ve meyvenin tüketimi ile meme kanseri gelişimi arasında ilişki olduğunu göstermektedir. En son yapılan bir meta analizde sağlıklı beslenme ile meme kanseri gelişim riskini azaltma arasında ilişki olduğu gösterilmiştir. Özellikle bazı meme kanseri alt tiplerinden olan hormon reseptörü negatif meme kanseri ve menopoz sonrası gelişen meme kanserinde azalmalar görülmektedir. Yapılan çalışmalar özellikle soya içeren gıdaların tüketimi, meyve tüketimi ve turpgillerin tüketiminin meme kanseri riskini azalttığını göstermektedir. Ayrıca bazı sağlıklı gıdalarında meme kanserinin tekrarlama riskini azalttığı ve yaşam süresini uzattığı da görülmektedir. Bu etkilerini özellikle tümörün östrojen reseptörü üzerine etki ederek göstermektedirler.
Soya içeren yiyecekler (kuru fasulye, bezelye ve nohut vb.) koroner arter hastalığı, diabet ve meme kanseri gelişimi riskini azaltmaktadır. Bu konuyla ilgili olarak özellikle Asya popülasyonu üzerine yapılmış çok sayıda çalışma bulunmaktadır. Ayrıca, meyvelerin içerisinde yer alan pomegranat antioksidan etkisi ile meme kanseri riskini azaltmaktadır. Meyvelerden özellikle; limon, portakal, mango, greyfurt, hünnap ve misket limonu tüketimi önerilmektedir. Elma ve kabuğunda yer alan flavonoidin gene meme kanseri hücrelerinin büyümesini engellediği gösterilmiştir. Sebzelerden özellikle; brokoli, Brüksel lahanası, karnabahar, su teresi tüketilmesi meme kanseri riskini azaltırken, pancardan elde edilen bazı maddelerin kanser hücreleri üzerine ölümcül etkisi olduğuna dair çalışmalar bulunmaktadır. Baharatlardan özellikle; zencefil, sarımsak, çörek otu içerisinde yer alan bazı biyoaktif maddelerin anti meme kanseri etkileri gösterilmiştir. Bu baharatların tüketimi meme kanseri hastalarında meme kanserinin yayılımını da azaltmaktadır. Kırmızı biberde bulunan kapsaisin meme kanseri hücrelerinin çoğalmalarını azaltırken, kara biber ve safranında kansere karşı etkileri gösterilmiştir. Meme kanseri üzerindeki etkileri en iyi etkileri gösterilmiş baharatlar zencefil, sarımsak ve çörek otudur. Ayrıca tahıllardan süpürge darısı, arpa ve buğday üzerinde yapılan çalışmalarda bu tahılların tüketiminin meme kanseri hücrelerinin büyümesini azalttığını göstermektedir.
Biz hekimler, sağlıklı bireylerde meme kanseri riskini azaltmak amacı ile bu gıdaların tüketimini önermekteyiz. Ancak, bu doğal gıdaların tüketimi ile ilgili dikkatli olunması gereken önemli bir nokta şudur ki; meme kanseri tanısı ile tedavi gören hastaların özellikle kemoterapi sırasında, doğal gıdalar ile kemoterapi ilaçları arasında etkileşim olabileceğini bilmeleri ve kullanmamaları gereken gıdalar ile ilgili olarak kendi hekimlerine danışmaları önemlidir. Meme kanseri tanısı ile aktif tedavi altındaki hastaların bu gıdaların tüketiminde hekimleri ile iletişim içerisinde olmaları gerekmektedir. Tedavi sonrasında uzun dönemde meme kanserinin yayılmasından ve tekrarlamasından korunmak amacı ile bu tür doğal gıdaları kullanmaya devam edebilirler.
MEME KANSERİNDEN KORUNMAK İÇİN NELER YAPABİLİRSİNİZ?
• Kanser belirtilerini ve neden olduğu şikayetleri bilimsel kaynaklardan öğrenin, kanserin erken tanısı için tarama programlarına katılın. • Herhangi bir tür tütün kullanmak sizin yolunuzu kanserle çakıştırır. Tütünden kaçınmak veya bırakmaya karar vermek, verebileceğiniz en önemli sağlık kararlarından biridir. Alkol almayı seçiyorsanız, bunu ölçülü yapın. Göğüs, kolon, akciğer, böbrek ve karaciğer kanseri dâhil olmak üzere çeşitli kanser türleri riski, içtiğiniz alkol miktarına ve düzenli olarak alkol aldığınız sürenin uzunluğuna bağlı olarak artar.
• Fiziksel aktivite de faydalıdır. Kilonuzu kontrol etmenize yardımcı olmasına ilaveten fiziksel aktivite kendi başına meme kanseri ve kolon kanseri riskini düşürebilir. Herhangi bir miktarda fiziksel faaliyete katılan erişkinler bazı sağlık faydaları kazanır. Fakat sağlığınıza önemli fayda sağlamak için, haftada en az 150 dakika ılımlı aerobik aktivite veya haftada 75 dakika kuvvetli aerobik fiziksel aktivite yapmaya çalışın. Ilımlı ve kuvvetli aktivitenin bir karışımını da yapabilirsiniz. Genel hedef olarak, günlük rutininize en az 30 dakikalık, daha fazlasını yapabiliyorsanız daha iyi, fiziksel aktiviteyi dahil edin.
• Sağlıklı bir beslenme şekli edinin. Obeziteden kaçının.
TOPLUMA KANSER KONUSUNDA YARDIMCI OLMAK İÇİN NELER YAPABİLİRSİNİZ?
• Kanser tedavisi alarak yaşamlarına devam eden insanlara fiziksel ve psikolojik olarak destek olun.
• Kanserle ilgili hasta savunucu derneklerle iş birliği yaparak, sağlık sisteminin iyileşmesi, hasta gereksinim- lerinin karşılanması, yaşam kalitelerinin düzeltilmesi için yardımcı olun.
• Kanser konusunda yanlış bilinen kalıplaşmış bilgilerin düzeltilmesi için yardımcı olun.
• Okullarda, işyerlerinde, marketlerde beslenme, fiziksel aktivite ve sigara konusunda yapılabilecek uyarılara yardımcı olun.
MEMEDER NASIL BİR DERNEKTİR? HANGİ FAALİYETLERDE BULUNMAKTADIR?
‘‘2007’de bilim insanları ve kanseri yenen kadınlarla kurduğumuz Meme Sağlığı Derneği (MEMEDER), 13 yıl boyunca yaptığı araştırmalarla Türkiye’de meme kanserinin taranması, erken tanısı ve toplumun bilinçlendirilmesine katkıda bulunmuştur. Sağlık Bakanlığı Kanser Dairesi ile araştırmalar paylaşılmış ve ülkemizde mamografi ile tarama yaşı 40’a indirilmiş, KETEM’ler ve gezici tarama sistemleri ile meme kanserinin erken tanısı ve tedavisine çalışılmıştır. Bahçeşehir Mamografi Tarama Projemiz ile 12 yılda yaklaşık 10 bin kadınımızı merkezimize davet ederek ücretsiz taraması ve düzenli periyotlarla takibi gerçekleştirilmiştir. Geçtiğimiz günlerde British Journal of Cancer’da yayınlanan makalede bizim yaptığımız gibi evden davet edilerek mamografik tarama yapılan kadınlarda meme kanserinden ölüm oranının yüzde 40 oranında azaldığı gösterilmiştir. Unutmayalım ki; meme kanserinin erken tanısında bugün tüm gelişmiş ülkelerde uygulanan tek tarama yöntemi mamografidir ve erken teşhis edildiğinde tamamen tedavi edilebilir. Sonuç olarak kanser sıklığı ve buna bağlı ölümlerin arttığı ülkemizde birçok kanserin önlenebileceğini, tarama yöntemleri ile erken tanı sağlanabileceğini, modern tedavi yöntemleri ve ilaçların oldukça başarı sağladığını belirtebiliriz.”
Tüm kadınlarımıza 20 yaşından itibaren ayda bir kez kendi kendine meme muayenesi yapmasını, 20-39 yaş arasında 2-3 yılda bir kez hekime başvurarak meme muayenesi olmasını ve 40 yaşından sonra da yılda bir kez mamografi çektirmesini ve hekime başvurarak meme muayenesi olmasını öneriyoruz.
Doç.Dr. Sibel Özkan Gürdal
Tekirdağ Namık Kemal Üniversitesi Tıp Fakültesi Meme- Endokrin Cerrahisi Kliniği MEMEDER Yönetim Kurulu Üyesi
Comments