EGE Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Enfeksiyon Hastalıkları Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Zafer Kurugöl, ‘omicron’ adıyla da anılan ‘B1.1.529’ varyantının daha bulaşıcı olduğuna dikkat çekip, “Salgın sürüyor, bu varyantın ülkemizi de etkileme, yeni bir dalganın ülkemize gelme olasılığı çok yüksek. Önümüzdeki aylarda, Aralık ve Ocak aylarında çok büyük artış olabilir” dedi. İzmir’den Kadir Özen’in haberi ile ilgili görüşlerini aldığımız Prof.Dr. Zafer Kurugöl ‘omicron varyantı ile ilgili şu açıklamayı yaptı.
Covid-19 salgınında bugüne kadar tespit edilen, en çok aminoasit değişikliği, yani mutasyon saptanan varyant. Bu çok sayıda mutasyon nedeniyle yeni varyantın daha hızlı bulaşma, aşılara ve ilaçlara daha dirençli olma, bağışıklık sisteminden kaçma olasılığı yüksek. Bu nedenlerle bilim dünyasında kaygı uyandırdı. Omicron varyantı şimdiye kadar bildiğimiz diğer varyantlardan çok farklı bir profile sahip. Salgının başladığı Wuhan’dan çıkan ata suşa göre en fazla farklılık gösteren varyant. ‘B1.1.529’ olarak da isimlendirilen omicron varyantı Güney Afrikalı bilim insanları tarafından geçen hafta içinde bildirildi. Bu varyant, çok fazla sayıda mutasyon içeriyor ve bu mutasyonlar başak proteinini etkiliyor ve virüsün hücrelere, solunum sistemindeki reseptöre daha güçlü bağlanmasına neden oluyor. Yani, yeni varyantın daha fazla bulaşıcı olma olasılığı yüksek. Gerçekten de Güney Afrika’da 100’lere kadar düşen vaka sayısı, omicron varyantının yayılması ile son 1 hafta içinde 3 binlerin üstüne çıktı. Yeni varyant Güney Afrika dışında komşusu Bostwana’da, İsrail ve Hong Kong gibi ülkelere yayıldı. Hollanda, İngiltere, İtalya gibi Avrupa ülkelerinden vakalar bildirildi. Henüz ülkemizden bildirim olmadı ama bizde de görülme olasılığı çok yüksek. Bu nedenle, yeni varyant için gecikmeden gereken önlemlerin alınması gerekiyor. Ülkemiz, Güney Afrika ve bazı Afrika ülkelerinden ülkemize girişleri hızla yasakladı. Bu çok doğru oldu. Ayrıca bu ülkelerden son 2 hafta içinde gelenlerin de saptanıp test yapılarak karantinaya alınması gerekiyor. Bizim kişi olarak da üstümüze düşenler var. Elimizdeki silahlar belli. İlki aşı, diğerleri maske, mesafe ve el temizliği. Son günlerde maske kullanımına daha az önem veriyoruz. Daha çok önem vermeliyiz. Aşılanmalı, kurallara uymalıyız. Ülkemizde maalesef salgın bitmiş havası var. Oysa salgın sürüyor, her gün 200’den fazla canımızı yitiriyoruz. Yeni önlemler almazsak yeni bir dalganın ülkemize gelme olasılığı çok yüksek. Önümüzdeki Aralık ve Ocak aylarında çok büyük bir artış olabilir. “ diye konuştu.
Güney Afrika’daki doktorların bildirdiğine göre yeni varyant daha farklı, daha ağır klinik yapmıyor. Ama, henüz kesin olmasa da aşılara karşı direnç olasılığı var. Aşı firmaları, bu konuda hızla çalışıyor. Sayın Türeci, gerekirse 3 hafta içinde yeni aşı hazırlayabileceklerini bildirdiler. Bunun gerekip gerekmeyeceği yakında belli olacak. Benim düşüncem böyle bir gereksinimin olmayacağı. Yine, yeni varyantın en çok aşısızları tehdit ettiği bildiriliyor. Yeni varyantın aşısız kronik bir hastada (AIDS hastasında) ortaya çıktığı düşünülüyor. Hasta aşısız olduğu ve hastalık süreci uzun sürdüğü için çok sayıda mutasyon gerçekleştiği ve bu yeni varyantın ortaya çıktığı düşünülüyor. Bilindiği gibi virüs, insan vücudunda mutasyona uğrayarak yeni varyantlar ortaya çıkıyor. Yeni, tehlikeli varyantları önlemenin yolu toplumda bulaşın önlenmesi, bunun için aşılama oranının artması, çocuklar dahil tüm ülke nüfusunun yüzde 80’inin aşıyla bağışık olması gerekiyor. Bu nedenle bize düşen aşılanmak. Eksik aşımız varsa tamamlamak, hatırlatma dozu zamanı geldiyse hatırlatma dozu yaptırmak ve kapalı alanlarda mutlaka maske takıp, en az 2 metre mesafe kuralına uymak”
EGE ÜNİVERSİTESİ TIP FAKÜLTESİ
ÇOCUK ENFEKSİYON HASTALIKLARI BİLİM DALI BAŞKANI
PROF.DR. ZAFER KURUGÖL