top of page

KOLEJENLER VE KOLEJENLERİN İNSAN VÜCUDU ÜZERİNE ETKİLERİ

Deride güneş, hava kirliliği, yanlış beslenme, stres gibi etkilere bağlı olarak oluşan kolajen kaybı ve ilerleyen yaş gibi etkenlerle üretiminin azalması kolajenin takviye olarak kullanımı ihtiyacını doğurmuştur.


Kolajen hücre dışı yapıda sağlam ve sarmal yapılı özellikte ve memelilerde yüksek yoğunlukta bulunan proteindir. Vücut toplam kütlesinin %30’unu kolajenler oluşturmaktadır. Vücudun çeşitli doku ve organları olan kemik, karaciğer, böbrek, kalp, deri, tırnak hatta diş olmak üzere birçok doku ve organda kolajen vardır. Toplamda 28 tip sarmal yapılı kolajen proteini mevcuttur. Kolajenler vücut bütünlüğü, yapısal işleve dahil olması, organ bütünlüğü korumak ve çeşitli dokularda bulunmak üzere birçok hayati fonksiyonda önemli bir role sahiptir. Vücutta çeşitli hücre reseptörleri ile bağlanarak yine biyolojik işlemlerde rol alır. İlk II kolajen keşfi 1969 yılında Miller ve Matuka tarafından keşfedil- mesinden sonra 26 tip daha kolajen keşfi, biyolojik sentezi ve gen klonlanması ile elde edilmiştir.

28 tipte kolajen olması birbirine benzer özellikte ya da çeşitli benzerliklerinden ötürü hepsi tek tek sınıflandırmak yerine birbirlerinin içine alınarak da kullanılmakta ve tek tip olarak isimlendirilmektedir (Wayne ve arkadaşları, 1993; Wu ve arkadaşları, 2009.) Son 40 yılda kolajen keşfi ve çeşitliliği ile sağlıkta hücre ve genetik tedavide umut verici sonuçlar elde edilmeye başlanmıştır (Kern ve arkadaşları, 2009; Conget ve arkadaşları, 2010).


Bahsettiğimiz gibi vücudun birçok bölümünde ve dokularda olan kolajen gerek dış etkenler gerekse vücut içi işlevselliğine bağlı olarak zamanla yıkımı gerçekleşmektedir. Yetişkin bağ dokularında büyüme ve gelişme sırasında fonksiyonel taleplere yanıt olarak kolajen bozulması hem hücre içinde hem de hücreler arasında gerçekleştiği için yapısal bozulmaya neden olur. Bunun kısa süre içinde yenilenmesi gerektiğinden dış etkilere bağlı (diz ve tendonlardaki kolajenin kilo ya da baskı artısı sebebiyle yıkılması gibi) sebeplerden yıkıldığı süre içinde yenileri üretilemez. Kolajenin yeniden şekillenmesi aynı zamanda yara iyileşmesi fibrotik hastalıklar ve yara izi oluşumunda temelde önemli bir süreçtir, kolajenin kanser hücreleri tarafından bozulması tümör büyümesi ve metastaz için önem arz etmektedir.



Kolajenin tüm vücuttaki etkilerinden bahsettikten sonra cilt üzerindeki etkilerine daha detaylı bakalım. Deride güneş, hava kirliliği, yanlış beslenme, stres gibi etkilere bağlı olarak oluşan kolajen kaybı ve ilerleyen yaş gibi etkenlerle üretiminin azalması kolajenin takviye olarak kullanımı ihtiyacını doğurmuştur. Tıpta son yıllarda cilt üzerine kolajen ile yapılan çalışmalar sonrası, cilt elastikiyetini geri kazandırmak amaclı kolajen içeren ürünlerin sayısı ve kullanımını artmıştır. İlerleyen yaşa bağlı olarak kolajen azalmasını deriye krem veya maske uygulama şekliyle ve/veya ağızdan alınan kolajen ile üretiminin arttırılmasına yardımcı olmaktadır.

Ciltte yine yaşa bağlı azalan kolajeni tamamlamak için verilen tipI tipIII kombinasyonlarında kişinin yaşı dikkate alınarak tipI içeren veya tipIII içeren ya da tipI/tipIII kombinasyonlu kullanımını içeren kolajenler verilebilir. Bunula birlikte ciltte oluşmuş izlerin tedavisinde kolajen kullanımı ile oluşmuş hasarın azalması mümkün olmaktadır. Yine kolajenin tipI ve tip III kombinasyonuyla birlikte hiyaluronik asit eklenmiş karışımların yara iyileşmesi ve oluşmuş izlerin iyileşmesinde etkili olduğu görülmüştür.

Ciltte azalan kolajen miktarı yaşa bağlı olmakla birlikte cinsiyet üzerinde de farklılıklar göstermektedir. Örneğin kadınlarda menopoz döneminde azalan östrojene bağlı olarak kolajen üretiminin de azaldığı görülmektedir. Doğru uygulama tedavi ile postmenopozal döneminde azalan kolajenin yerine koyulabilmesi yine mümkün olmaktadır.

Ciltteki kolajenin azalmasına neden olan dış etkenlerden bir tanesi de artık UV ışınlarının dünyamıza girmesiyle artan güneş. Güneşin kolajen üzerine etkisini görmek üzere güneşe fazla maruz kalan (Berlin) ve az maruz kalan (Monegasque) şehirlerinde yapılan çalışma sonucu ile; güneşi az maruz kalan insanlarda kolajen mik- tarı fazla, güneşi fazla maruz kalan insanlardaki kolajen miktarı ise daha az bulunmuştur. Bununla beraber güneş koruyucu ile yine kolajen kaybını engellemek mümkün olmaktadır.


Yukarıdaki bilgilere bakarak şunu rahatça söyleyebiliriz ki vücutta azalan kolajeni doğru tip ve doğru dozdaki kolajen ile tekrar kazandırmak mümkün olmaktadır.


Kaynaklar:

1. Science direct.com artic- le/ What is the role of peptide fragments of collagen I and IV in health and disease?-Miller and Gay 1982; van der Rest and Garrone 1991; Kadler 1995;Ricard

Blum and others 2000,2005 Myllyharju and Kivirikko 2004; Ricard Blum and Ruggerio 2005;Kadler vd.2007; Gordon and Hahn 2010)

2. http://cshperspectives. cshlp.org/ on January 19, 2021 - Published by Cold Spring Har- bor Laboratory Press The Colla- gen Family

3. Sspa.Scientific Society Publisher Alliance/A Critical Role for the Membrane-type 1 Matrix Metalloproteinase in Collagen Phagocytosis Hye- jin LeeChristopher M. Overall Christopher A. McCulloch and aro SodekAsma Nusrat, Monito- ring Editor

4. (British Journal of Der- matology Type I and III collagen content and fibre distribution in normal human skin during ageing C.R. LOVELL K.A. SMO- LENSKI V.C. DUANCE N.D. LIGHT S. YOUNGM. DYSONFirst published: October 1987)

5. The content and ratio of type I and III collagen in skin differ with age and injury vol:10 no:13 2001)

6. Science direct.com/ Hyaluronan affects protein and collagen synthesis by in vitro human skin fibroblasts M.A.CroceK.DyneF.BoraldiD. QuaglinoJr,G.CettaR.TiozzoI. Pasquali Ronchetti

7. Skin collagen changes in postmenopausal women receiving different regimens of estrogen therapy.Brincat M,Versi E,Moniz CF,Magos A,de Trafford J,Studd JWObstetrics and Gynecology,01 Jul 1987, 70(1):123-127 PMID: 3601260

8. Influence of sun exposu- re on the cutaneous collagen/ elastin fibers and carotenoids: negative effects can be reduced by application of sunscreen- Maxim E. Darvin Heike Richter Sebastian Ahlberg Stefan F. Haag Martina C. Meinke Delphi- ne Le Quintrec Olivier Doucet Jürgen Lademann First publis- hed: 18 March 2014https://doi. org/10.1002/jbio.201300171


Ecz. Neslihan Sungurtaş


bottom of page