top of page

KIZAMIK


Kızamıklı bireyle teması takiben 10-12 gün içinde hastalık başlar, ancak inkübasyon süresi 6-21 gün arasında değişmektedir.


Kısa bir tarihçe

1960’lı yıllar, ülkenin çalkantılı yıllarıydı. Olanaklar kısıtlı, ülkemizde sağlık bir avuç hekim ve sağlık çalışanının özverisi ile yürütülüyordu.

İstemediği kadar çok gebe kalanlar, istenmediği halde doğup, büyüyen çocuklar, istemediği bebeği sonlandırmak için bilim dışı yollarla gebeliğini sonlandırırken yaşamını yitiren anneler, acıyı yaşayan aileler bir tarafta, bebek, çocuk ölüm hızının yüksekliği diğer taraftaydı.


1960 İhtilalinden sonra TC. Sağlık Bakanlığı müsteşarı olan Prof. Dr. Nusret Fişek, reform niteliğinde bir yasanın hazırlanması, TBMM ve Senatosu’nda savunulmasında büyük rol oynamıştır. Sağlık Hizmetlerinin Sosyalleştirilmesi Hakkında Kanun ve Aile Planlaması Kanunu onun eseridir, bu sayede ülkenin en ücra köşesine kadar sağlık hizmetinin götürülmesi sağlanmış, bebek ve anne ölümlerinin beli kırılmaya başlanmıştır.

Temeli 1960 yılında atılan bu çalışmalar ile, ülkede aşı ile korunabilir hastalıkların bilinci günden güne artmıştır, ancak bugün aşı kararsızlığı, aşı karşıtlığı ve kontrolsüz göç yüzünden yıllardır görmediğimiz bulaşıcı hastalıklar, özellikle de kızamık vakaları artmaya başladı. Tüm bunların yanı sıra pandemi sırasında sağlık kuruluşlarına başvuru sırasında oluşan korku ve endişelere bağlı olarak aşı yüzdelerinde düşmeler yaşandı.

Bugün, hastalığın yayılma potansiyelinin fazlalığı ve ciddi komplikasyonlarının olması nedeniyle kızamık hastalığı büyük bir halk sağlığı sorunu olarak yeniden karşımıza çıkmaktadır.


Kızamık nedir? Çocukluk yaş grubunda daha sık olmak üzere, her yaş grubunda görülen bulaşıcı, döküntülü, viral bir hastalıktır.

Nasıl bulaşır? Daha önce kızamık aşısı olmamış veya kızamık geçirmemiş bir birey risk altındadır. Virüs, hava yolundaki damlacıkların solunması veya enfekte kişilerin burun ve boğaz salgılarının direkt ya da dolaylı yolla temasıyla ve kolaylıkla bulaşarak yayılır. Hasta kişilerle temas sonrası hastalığa yakalanma olasılığı %90 oranındadır.

Bulaştırıcılık dönemi; Kızamıklı bireyle teması takiben 10-12 gün içinde hastalık başlar, ancak inkübasyon süresi 6-21 gün arasında değişmektedir. Kızamıklı kişi döküntülerinin başlamasından 4 gün öncesinden itibaren bulaştırıcıdır ve döküntülerinin başlamasından 4 gün sonrasına kadar da bulaştırıcılığı devam eder.


Kızamık virüsü; Paramyxoviridae ailesinden, Morbilli virüs cinsinde, 150 nm boyunda, tek iplikli RNA virüsüdür.

Klinik bulgular nelerdir? Ateş, öksürük, burun akıntısı ve gözlerde sulanma ile başlar. Bu belirtilere halsizlik, boğaz ağrısı ve döküntülerin başlamasından yaklaşık 48 saat önce, ağız içi mukozada koplik lekeleri adı verilen ve 12 saat ile 3 gün arasında devam eden lezyonlar eşlik eder. Koplik lekeleri, yanak iç mukozasında yer alan beyaz renkli lezyonlardır.

Başlangıç (prodrom) dönemi genellikle iki ile dört gün sürer, sekiz güne kadar da uzayabilir, Prodrom semptomları döküntü çıkmadan önce şiddetlenir, ateşi izleyen iki, dört gün içerisinde baş ve boyundan başlayarak vücudun diğer bölümlerine yayılır. Avuç içi ve ayak tabanları ise nadiren etkilenir.

Klinik iyileşme döküntülerin başlamasından 48 saat sonra başlar, üç, dört gün sonra döküntüler rengi kahverengiye döner ve ardından solar. Döküntülerin başlamasından yaklaşık dört gün sonra ateşin devam ettiği görülürse, ikincil bakteriyel bir enfeksiyondan şüphe etmek gerekir.

Laboratuvar bulguları; Döküntülerin başlamasından itibaren vakaların %70’inde ilk iki gün, %90’ında ise üç, beş gün içerisinde IgM antikor pozitifliği saptanır. IgM antikorları 7-10 gün içerisinde pik yapar, sonrasında düşmeye başlar ve 6-8 haftanın sonunda ise nadiren saptanır. IgG antikor düzeyi ise üçüncü haftada pik yapar ve uzun süre kalmaya devam eder.

Kızamık virüsü, nazofarengeal sürüntüler, idrar ve periferik kandan, döküntülerin başlamasından itibaren ilk 5 gün içerisinde izole edilebilir. PCR yöntemi ile de 7 güne kadar virüs saptanabilir.

Kişinin kızamık geçirmesi yaşam boyu bağışıklık kazandırır.


Tedavi; Genellikle semptomatiktir, sıvı alımına dikkat edilmelidir. Antiviral ajanların pratikte kullanım değeri yoktur. Akciğer enfeksiyonu olan hastalarda oksijen gereksinimine dikkat edilmeli, ikincil bakteriyel enfeksiyon gelişmiş olgularda ise tedaviye mutlaka antibiyotik eklenmelidir.

A Vitamini kullanımı; A Vitamini eksikliği, şiddetli kızamık için bir risk faktörüdür. Dünya Sağlık Örgütü, kızamıklı vakalarda ve kızamık şüphesi olan 5 yaşın altındaki çocuklarda A vitamini kullanımını önermektedir.


- 6 Aydan küçük çocuklar için 50.000 Ünite - 6 Ay – 12 ay arası çocuklar için 100.000 Ünite - 12 Ay -60 ay arası çocuklar için ise 200.000 Ünite olarak 24 saat arayla iki doz uygulanır. A Vitamini eksikliği belirti ve bulgusu olan çocuklarda 2 – 6 hafta sonra yaşına uygun dozda bir kez daha A vitamini verilmelidir.

Komplikasyonlar; * İkincil bakteriyel enfeksiyonlar

* Pnömoni * Keratit * Ensefalit

* Kornea ülserasyonu * Myokardit * Akut gastroenterit * Subakut sklerozan panensefalit (SSPE)

Kimler komplikasyon riski taşır? Kızamık vakalarının %30’unda komplikasyonla karşılaşılır. Gebeler, immunsüpresif hastalar, malnutrisyonlu bireyler ve A vitamini eksikliği olanlar komplikasyon riski altındadır.


Subakut Sklerozan Panensefalit (SSPE) hastalığı nedir? Santral sinir sisteminde kızamık virüsü ile oluşan ilerleyici, ölümcül bir yavaş virüs enfeksiyonudur. Hastalığın görülme yaşı 2 - 32 yaş olarak bilinse de, en sık 5 – 15 yaş arasında görülür. Semptomların ortaya çıkmaya başlamasıyla birlikte 6 ile 24 ay arasında hastalar kaybedilir.

Başlangıç belirtileri entelektüel düzeyde bozulma, kişilik değişiklikleri, istemsiz kas kasılmaları, tek taraflı hareket bozulmaları, epileptik nöbetler, görme bozuklukları olup, aylar içerisinde kas kasılmaları tabloya hakim olarak, hastalar yatağa bağımlı hale gelirler.

Hastalığın tedavisi yoktur, önlemek ise sadece her çocuğa uygun yaşta kızamık aşılarının yapılması ile olasıdır.


Kızamık hastalığında karantina; Şüpheli hasta ile karşılaşılması durumunda hasta izole edilmelidir. Döküntü başlangıcından dört gün sonrasına kadar, immünsüpresif hastalarda ise hastalık boyunca solunum izolasyonu gereklidir. Temaslılarda ise ilk temasın 5. gününden, son temasın 21. gününe kadar solunum izolasyonu uy- gulanmalıdır.

Kızamık bildirimi zorunlu bir hastalıktır.

Korunma; TC. Sağlık Bakanlığı tarafından Ulusal Aşı Takvimi gereği 12. ve 48. aylarda kızamık, kızamıkçık, kabakulak aşıları uygulanmaktadır. Ancak son zamanlarda kızamık vakalarının artması nedeniyle 9. aya da bir doz daha aşı uygulaması konulmuştur. Rutin aşı uygulamasının yanı sıra, hasta ile temas sonrası aşı veya immün globulinle de korunma önlemleri alınmaktadır.

- Kontrendikasyon yok ise, olası ve/veya kesin kızamık hastası ile temas eden, iki doz aşılandığını belgeleyemeyen ve/veya hastalığı geçirmemiş olan 9 ayın üzerindeki her bireye temastan sonraki 3 gün içerisinde kızamık, kızamıkçık, kabakulak aşısı uygulanmalıdır.

- 6 Ayın altındaki bebekler, immünsüpresif hastalar, gebeler, aşı yapılmasının kontrendike olduğu bireylerde ilk 6 gün içerisinde intra venöz immün globulin (İVİG) tedavisi yapılmalıdır.

Aşılama oranının artması, aşı ile önlenen hastalıklara karşı toplum bilincinin sağlanması ile kızamık ve benzeri hastalıklar, başta çocuklarımız olmak üzere topluma tehdit olmaktan çıkacaktır.

bottom of page